14 Mart 2013 Perşembe

VARROA


VARRAO JACOBSONİ GUDEMAN (Arı Akarı):







     Bal arısı kolonilerinde 125' e yakın akar türü tespit edilmiştir. Bunların % 8.5 bal arılarında yaşarken %16.5' i hem arılarda hem de bitkilerde yaşamakta, %77.7' si ise silo ve ambar zararlısı olarak bilinmektedir. Arı akarı arıların larva, pupa v erginleri üzerine kan emerek yaşayan tehlikeli bir dış parazit akardır. Hem kapalı yavru gözlerine ve hem de ergin arılarda yaşaması ve ve koloni yaşamına olumsuz etki yaratmaktadır. Bu nedenle bugün bile arıcılığın gündeminde önemli bir türü olmasına rağmen Varrao Jacobsoni Apicerena ve Apismelifera kolonilerinde yaşayabilmektedir. Arı akarının konukçusu olan bal arısı türleri kovanlar içinde yaşayanlardır. Arı akarlarının gerçek konukçusu Hindistan arısı diye bilinen Apiscerena' dır. Uzun yıllardan beri akarları ile birlikte yaşayan Hindistan arısı yetiştirdiği adaptasyonlar ve savunma mekanizmalarıyla parazite karşı kendisini korumaktadır. Koloninin çoğalmasına zarar vermesini önlemektedir. Arı ırkı savunmayı öğrenmiştir.

APİSCERANA:

     Apiscerana, akara karşı oldukça duyarlıdır. Apiscerana kolonisi, kovan içinde temizlik dansı yaparak kovan içindeki arı akarının varlığını diğer arılara haber verirler. Diğer arılar ise dans eden arıyı parazitten temizler. Ayrıca arı akarı Apiscerana işçi arı gözlerinde gelişimini tamamlayamamakta ve sadece erkeke arı gözlerinde üreyebilmektedir. Apismelifera' da ilk defa 1958' de Güney Çin' de fark edilmiştir. 1960' lardan itibaren bu akar çok geniş bir alana yayılarak dünya arıcılığını tehdit eden bir sorun haline gelmiştir.

     Yurdumuzdaki araştırmalar bu zararlının Bulgaristan üzerinde 1976 yılından itibaren doğal yollar ile Trakya' ya geçtiği bu bölgeye giden Ege Bölgesi arılarının bu zararlıyı aldığı ve taşıdığı göz önünde bulundurulmalıdır.

AKARIN VÜCUT YAPISI:

     Ergin yaştaki dişi arı akarı kahverengi ve ya koyu kahverengi olup vücut enlemesine kitin tabakası ile kaplıdır. Vücut sırt karın yönünden basık olup sırt kısmı hafif dış bükedir. Enlemesine oval şekildedir. Üstten bakıldığında sert sırt kabuğu vücudu önemli ölçüde kaplar. Ergin dişiler 1.1 ve 1.2 milim uzunluğunda ve 1.5-1.6 mm. Vücudu 15-20 mikron uzunluğunda olan birbirine paralel kıllar ile kaplı olan kıllar ile kaplıdır.6 parçalı 4 çift çok güçlü bacağa sahiptir. Birinci çift bacaklar anten görevi görür. Ön bacaklar üzerinde bir dizi duyu organı bulunur. Vücut şekli bal arısına kolayca tutunacak yapıdadır. Çok iyi gelişmiş bir trake sistemine sahiptir. Solunumu sağlayan solunum sistemi, akarın değişik gaz yoğunluklarında yaşavabilmesi için çok iyi gelişmiştir. Nitekim kapalı gözlerde ki hava CO2 iken ve uçan arı gözlerindeki bol oksijen ortamında da rahatlıkla yaşayabilir. Delici ve emici bir ağız yapısına sahiptir. Ağız parçaları üzerinde ileri doğru uzanmış birkaç çengelli küçük iğne şeklindeki çıkıntıları ile larva pupa kolayca tutunabilmektedir. Anüs valfi yoktur. Anüs iki kılla kapatılır, sindirim artıklarının pupa ile dar kısma bırakır. Erginleri dişilerden daha küçük olup büyüklüğü 0.8-0.97 ve 0.93 beyaz, gri, sarımtırak renktedir. Eklemler daha yumuşak kitinden yapılmıştır.

Not:Yazı http://www.ardahanaricilik.gov.tr/altkatac.asp?ds=381&kat=36 adresinden alıntıdır.
Arıcı 07 ANTALYA